Examples of using Bedenine in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Marilynin bedenine sahip.
Rick, seni bedenine nasıl geri göndereceğiz?
Bedenine ihtiyacımız var.
İnsan bedenine benziyordu.
Bedenine bak. Etrafına değil.
Evet. Ama bedenine değil… ruhuna.
Ama bedenine değil… ruhuna.- Evet.
Ama bedenine değil.- Evet.
Sam! Onu bedenine kadar indir, Sammy.
Sam! Onu bedenine kadar indir, Sammy!
Sadece Tommynin ruhunu bedenine geri koymam gerek.
Bedenine daha fazla zarar vermek istemedim.
Onu içen kişinin… bedenine girmesi gibi mi?
Elbette insan bedenine korkunç şeyler yapıldığına tanık oldum.
İnsan bedenine ve beynine girerek.- Nasıl?
İnsan bedenine ve beynine girerek.- Nasıl?
Bedenine yapacağım şey, ruhunun yegane kurtuluş yolu.
Öleceğini düşünüyorsun, ölümün bedenine girdiğini hissediyorsun. Bu inanılmaz.
Öleceğini düşünüyorsun, ölümün bedenine girdiğini hissediyorsun. Bu inanılmaz.
Tatlım, bedenine neler olduğunu anlıyor musun?