Examples of using Bekletin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hava saldırısını bekletin.
Yaratıcı olun. Tae-sik gelene dek vergi borcundan falan bekletin.
Sen ya da arkadaşlarından biri onu bulursa, benim için bekletin.
Vapuru bekletin!
Bekletin. Başkan hanım.
Bekletin. Başkan hanım?
Otobüsü bekletin. Film ekibi!
ışık-altı motorlarını bekletin.
onları benim için bekletin lütfen.
O-negatif kanı bekletin.
Bu boktan yerden ne bekletin var ki?
Onu belirsiz bir süre için bekletin, olur mu?
Otobüsü bekletin.
Tamamdır, bir helikopter bekletin.
Film ekibi! Otobüsü bekletin.
Bekletin onu. Görevin bu kısmı için prosedürü tekrar çalışmamız gerek sanırım.
lütfen gelen aramaları bir süre bekletin Bayan Carter.
Bu ayağınıza basmayın ve günde üç kez ılık suda bekletin. Tamam mı?
Helikopterleri bekletin.
Asansörü bekletin.