BEN SÖYLEYEMEM in English translation

• i can not
• i can't tell you
• for me to say
• i can't
• i don't tell

Examples of using Ben söyleyemem in Turkish and their translations into English

Ben söyleyemem.
I can't say that.

Ben söyleyemem. Bu çekimin gerçek olup olmadığını bilmediğim için.
I cannot say. Since I don't know if this footage is legitimate.

Ben söyleyemem. Oh hayır.
I can not say. Oh no.

Ben söyleyemem. Oh hayır.
Oh no. I can not say.

Ben söyleyemem.
What will I say?

Ben söyleyemem. Afedersiniz?
I can't say it. Sorry?

Ben söyleyemem, abi.
I can't tell her, man.

Bu sırrı size ben söyleyemem. Neden?
Why, particularly? It's not my secret to tell?

Bu sirri size ben söyleyemem. Neden?
Why, particularly? It's not my secret to tell?

Ha! Ben söyleyemem Daha önce hiç bir kumla tanıştım.
Ha! I can't say I have ever met a Sand before.

Bunu babama ben söyleyemem, ama sen söyleyebilirsin.
But I can at least tell you.

Bunu babama ben söyleyemem, ama sen söyleyebilirsin.
但至少我可以告诉你 But I can at least tell you.

Bunu ben söyleyemem.
Who am I to say?

Bunu ben söyleyemem. Fakat çok zamanın kalmadı.
That I cannot say, but you do not have much time left.

Evet, ne yapacağını ben söyleyemem, biliyorum.
Yeah, well, I'm not telling you what to do, you know.

Hocam, ben… ben bunu söyleyemem.
Teacher, I can't say that!

Avni… ben… ben sana söyleyemem.
Avni… I cannot tell you.

Onu bilirsin, ben söyleyemem.
You know him, I cannot tell him.

Bunu sana ben söyleyemem.
I cannot tell it to you.

açıkçası bunun nedenini size ben söyleyemem.
obviously I can't tell you why.