Examples of using Ben vejetaryenim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ben vejetaryenim biliyorsun, değil mi? Çok lezzetli.
You know I'm vegetarian, right? You have to Dried Mountain Chili… delicious.Ben vejetaryenim biliyorsun, değil mi? Çok lezzetli.
You know I'm vegetarian, right? Delicious.Ama ben vejetaryenim.
Well, I'm a vegan.Ayrıca, ben vejetaryenim.
Besides, I'm a vegan.Eh, ben vejetaryenim.
Well, I'm vegetarian.Ama, efendim… ben vejetaryenim.
But sir… I'm vegetarian.İki, buna fologna denir, ben vejetaryenim.
Second, this is fologna, I'm vegetarian.Ağzından çıkan tek şey;… Ben vejetaryenim. Balıklar acı duyuyor.
Everything in his month is I am a vegen, fish feel pain.Ve burada tekrar tekrar seçebileceğim bir sürü seçenek var, Ben vejetaryenim yani bence çok iyi bir fikir.
Pick here again and again, I'm a vegetarian, and there's so I think definitely loads that I would it's Ben vejetaryenim. Birliğin, bu gibi durumlarda başvurduğu bir Ceset Yiyici var.
The Order has retained the services of Günde üç paket sigara içip, sonra da'' Ben vejetaryenim.'' diyen insanlara bayılmıyor musun?
Don't you just love people who smoke three packs Ama ben vejetaryenim ve et sevmiyorum
I'm no vegetarian and I love meat,Ben vejetaryendim.
I was a vegetarian.Çünkü Lowell ve ben vejetaryeniz.
Because Lowell and I are vegetarians.Bu arada unutma, Canvas ve ben vejetaryeniz.
And remember, Canvas and I are vegetarians.Kim gelmiş, benim vejetaryen dişi tilkim.
There she is, my vegan vixen.Annenin köftesinin görünüşü, beni vejetaryen yaptı.
The sight of your mother's meat loaf has turned me into a vegetarian.Ben vejetaryenim.
I'm a vegetarian.Ben vejetaryenim.
And I'm a vegetarian.Ben vejetaryenim.
I'm actually a vegetarian.
