BENI BIRAKIN in English translation

let me go
bırak beni
bırakın beni
gitmeme izin ver
gitmeme izin verin
ben gideyim
izin verin gideyim
birak beni
birak gideyim
leave me
bırak beni
bırakın beni
beni terk
beni terk etmek
bana bırakın
kalmak istiyorum
terket beni
birak beni
benden ayrılma mı
release me
bırak beni
beni serbest
beni serbest bırakın
salın beni
beni rahatlat
beni sal
beni azat
çözün beni
beni salıverseniz
unhand me
bırak beni
çek ellerini
i̇ndir beni
çözün beni
elimi bırakın
put me down
i̇ndir beni
bırak beni
beni yere koy
i̇ndir beni i̇ndir beni
bırakın
aşağı indirin beni
beni yere bırakın
çıkarın beni

Examples of using Beni bırakın in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Beni bırakın nolur.
Please leave me.
Beni bırakın. Echo haklı.
Just leave me behind. echo's right.
Nelson!- Beni bırakın yoksa sizi dava ederim!
Nelson.- Let me go or I will press charges!
Beni bırakın yoksa sizi dava ederim! Nelson!
Nelson.- Let me go or I will press charges!
Tanrı aşkına, eğer ölümüme neden olmak istemiyorsanız beni bırakın.
For God's sake, you must leave me if you don't want to kill me..
Beni bırakın yoksa sizi dava ederim! Nelson!
Let me go or I will press charges! Find Nelson!
Bilmiyorum. Lütfen beni bırakın.
I don't know. Please, leave me.
lütfen beni bırakın.
just please let me go.
Daha çabuk gidersiniz. Beni bırakın.
You will go faster. Leave me.
artık beni bırakın.
now please let me go.
Kimse bir yere gitmiyor. Beni bırakın.
Leave me.- Nobody is going anywhere.
Bu bir hataydı, lütfen beni bırakın. Üzgünüm bayım.
I'm sorry, sir. It was a mistake, please let me go.
Savaşa hazırlanın! Beni bırakın.
Prepare for war! Leave me.
Efendim, lütfen beni bırakın.
Sir, please let me go.
Eğer yaşamak istiyorsanız, beni bırakın.
Just leave me. If you want to live.
Üzgünüm. Memur Bey, lütfen beni bırakın.
Officer, please let me go.- Sorry.
Artık çok geç… Çabuk ol! Beni bırakın.
Hurry up! leave me here. It's too late.
Ya bir şeyle suçlayın ya da beni bırakın. Rol yapmıyor.
Charge me with something, or let me go. She's not acting.
Echo haklı. Beni bırakın.
Echo's right. Just leave me behind.
Lütfen beni bırakın.
Please let me out.
Results: 247, Time: 0.041

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English