Examples of using Beni durdurabilecek in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Beni durdurabilecek bir şişe çavdar yok.
Beni durdurabilecek herkesin.
Beni durdurabilecek durumda olduğunu sanmıyorum.
Beni durdurabilecek her şeyi yaptın.
Dünya savaşın eşiğine geldi ve beni durdurabilecek kimse yok.
Dünya savaşın eşiğine geldi ve beni durdurabilecek kimse yok.
Dinle Cliffy, şu anda beni durdurabilecek tek şey ilahi müdahale.
Ama biliyorsun ki amaç zarar vermek tabi beni durdurabilecek bir kahraman tanımıyorsan.
onu durdurabilirsem, İşler ters giderse beni durdurabilecek tek kişi o.
Hâlen kımız, ya da şarap akıyor olsaydı… beni durdurabilecek savaşçı olmazdı.
Beni durdurabilecek kadar güçlü değilsiniz, oysa ben sizi yere yıkacak kadar kuvvetliyim.
Beni durdurabilecek tek bir insan var.- Ve o burada değil.
Şimdi, eğer benim silahım olsaydı,… zamanında beni durdurabilecek pozisyonda olabilirdiniz.
Yarın boruyu alacağım. Orta Krallıkta beni durdurabilecek ordu yok.
Beni durdurabilecek misin göreceğiz!
Beni durdurabilecek hiçbir ruh yok.
Beni durdurabilecek bir şey yoktu.
Hem beni durdurabilecek kimse de yok.
Dünyada beni durdurabilecek hiçbir şey olmayacak yani?
Bunu beni durdurabilecek biriyle tekrar gelip denemeye ne dersiniz?