Examples of using Beni hayrete in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Beni hayrete düşürüyorsun.
Holmes, beni hayrete düşürüyorsun.
Vulkan yetenekleri, beni hayrete düşürmeyi asla durduramaz.
Fakat beni hayrete düşüren husus Yahudilerin üye olmasına izin vermemeniz.
Beni hayrete düşürdün.
Beni hayrete düşüren onun asla dersini almamasıdır.
Beni hayrete düşürüyorsun cicim.
Cesaretin beni hayrete düşürüyor.
Beni hayrete düsürüyorsun.
Beni hayrete düşürmekten asla vazgeçmeyeceksin.
Beni hayrete düşürmekte hiç başarısız olmadı.
Beni hayrete düşürmek için kesmiyor. Yapacağın ders.
Bu karar beni hayrete düşürdü.'' dedi.
Birikimleri beni hayrete düşürdü.
Siz insanların çürüyen vücutlara duyduğunuz saygı beni hayrete düşürüyor.
Böyle aptalca bir şey yapacak olman beni hayrete düşürüyor.
Peder Wakefield, beni hayrete düşürüyorsunuz.
Ne olursa olsun, Waystarın son 50 yılda geldiği yer beni hayrete düşürüyor.
Şu anda beni hayrete düşüren tek şey, Herşeyin nasıI müthiş bir hızla çözüldüğünü görmek.
Bu kadar iri ve dipdiri bir şeyi bu kadar ufak bir şeyin devirmesi beni hayrete düşürüyor.