Examples of using Beni ofisine in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O güne kadar beni ofisine çağırıp o adamı, Shannonu hoparlörde dinlettiği güne kadar bilmiyordum.
Bay Rand beni ofisine çağırdı.
Bay Rand beni ofisine çağırdı… oradaki birkaç kişiyle görüştükten sonra… beni şoför yapacakmış. beni ofisine çagırdı ve dedi ki.
Beni ofisten aradı.
Neden beni ofisimden aramadın, sana bir şeyler ayarlardık?
Sabah beni ofisimden arasın.
Sabah beni ofisimden arasın. Sağ ol.
Sabah beni ofisimden arasın. Sağ ol.
Hazır olduklarında beni ofisten ara, ASAP.
Hazır olduklarında beni ofisten ara, ASAP.
Hazır olduklarında beni ofisten ara, ASAP.
Hazır olduklarında beni ofisten ara, ASAP.
Hazır olduklarında beni ofisten ara, ASAP.
Sağ ol. Sabah beni ofisimden arasın.
Sağ ol. Sabah beni ofisimden arasın.
Benim ofisimde. 1 saat sonra.
Benimle ofise gel. Hadi gidiyoruz!
DM Cottan, benim ofisimde, beş dakikaya.
Benim ofisim orada aşağıda, arka odaya benziyor mu?
Kayıkhanedesin, benim ofisimde değil.