BILEKLERIN in English translation

• ankles
• your wrists

Examples of using Bileklerin in Turkish and their translations into English

Madem bu kadar özeller, bileklerin üzerinde kimlik bilgisi var mı?
If they're so exclusive, is there an I.D. factor on these bracelets?

Bileklerin etrafındaki bağlar hileli oyunu gösteriyor.
Wire ligatures around the wrist indicate foul play.

O, bileklerin en muhteşemi.
It is the epitome of ankles.

Bileklerin nasıl?
How are your wrists?

Ve bileklerin… Herkese oluyor. Ben de bu yollardan geçtim.
Biking and shit. I went through it all.

Bileklerin burada, baş parmakların burda.
With your wrists here, your thumbs here.

Bileklerin nasıl?
How are the wrists?

Bileklerim- Bileklerin yeterince güçlü değil!
Your wrists are not strong enough.- My wrists!

Bileklerin mi zayıf? Yemeğini tutamıyor musun?
Weak wrists? Can't pick up your food?

Bileklerin nasıl oldu Kreese?
How are your knuckles doing there, Kreese?

Raj saçmalamış. Bileklerin o kadar da şişman değil.
Your ankles aren't that gross. Raj is crazy.

Raj saçmalamış. Bileklerin o kadar da şişman değil.
Raj is crazy. Your ankles aren't that gross.

Bileklerin gayet güzel görünüyor.- Hiç.
Your ankles look fine, and not at all.

Bileklerin yorulmuş… bi rahatla.
I relax the wrist yorulmuþ.

Çok güzel bileklerin var.
You have rather lovely wrists.

Hayır. Çok ince bileklerin var.
No. You have tiny wrists.

Seksi, değil mi?- Bileklerin donacak?
Your ankles will freeze. Isn't that sexy?

Bacakların kaskatı kesiliyor ve bileklerin ağrıyor. Taş gibi sert turpları ayakta keserken.
When you cut the stone-like radish while standing, your legs become stiff and your wrists hurt terribly.

Diğer'' bileklerin'' bazıları öyle diyor, biliyor muydun?
That's what some of the other'arms' are saying about you, you know?

Olaylar birbirini izledi ve… Bileklerin etrafında tıraş etmesi zor bir yer var.
Then one thing led to another and… And around the ankles, that is a tough spot.