Examples of using Bir adanın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Fark etmediği şey ise, hakikaten bir adanın üzerinde olduğuydu.
Bu, bugünkü gibi bir adanın haritası.
Bir adanın boyutunun orada yaşamak zorunda kalmış hayvanların kaderi üstünde çok büyük bir etkisi vardır.
Efendim, Ege Denizinin ıssız bir yerinde bir adanın ortaya çıktığına dair bir istihbarat aldık.
Yerini bilenler dışında kimsenin bulamayacağı… bir adanın altında gömülüydü.
Ekibime katıldıktan hemen sonra… adı olmayan boktan bir adanın önünde… tamir için yan yatırılmış gemide 2 hafta geçirdim.
Ve bir adanın plajında yayılma için, Fidye için Kitabı çal,
Bay Kovacs, sizi aldatmadan önce… böyle bir adanın var olmadığı konusunda sizi uyarmama izin verin!
Bay Kovacs, sizi aldatmadan önce… böyle bir adanın var olmadığı konusunda sizi uyarmama izin verin.
Üzerimden geçen bir ile adanın varolmadığı radar da bir yanılsama verisine ulaşıyor.
O kadar küçük bir adanın bütün eski erkek arkadaslarımızı barındırdığı kimin aklına gelirdi?
yeni gelişmekte olan bir adanın tohumu olabilirler.
Tek bildiğim her bir kaç ayda bir adanın etrafında su altı volkanik patlamalarının olduğu ve lava soğuduğu zaman
Bir zamanlar adanın her yerine yayılmıştı. Fakat 1970 yılında neredeyse tamamen yok oluyordu.
Bir adanın boyutu, orada mahsur kalanların kaderi üzerinde büyük etkiye sahiptir.
Kaderi üzerinde büyük etkiye sahiptir. Bir adanın boyutu, orada mahsur kalanların.
Neredeyiz? Bir adanın kıyı sahanlığında, deniz surunun içinde?
Ormanlık bir adanın ötesinde.
Tropik bir adanın kıyısındasın.
Bir adanın haritası var.