Examples of using Bir dişim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
kramplar yaşadım, bir dişim kırıldı… hatta bir iki kere kemiğim çatladı. Lütfen.
Tabi ki bir sürü dişim düşmüştü…''… ve tabi ki güzel bir hediye bekleyerek onları yastığımın altına koymuştum.'''' Şeker ya da para gibi.
Başarısızlık sürekli sallanan bir dişim… varmış gibi beni rahatsız ediyordu.
sadece çok az bir dişim kalmış.
Bir dişin birden fazla ya da yalnızca bir tane kökü( tek-kanallı diş) olabilir.
Sen bir de dişlerini gör.
Ama sen bir dişini kaybedebilirsin.
Eskimiş görünüyor. Kalan bir kaç dişini göstermeye çalışıyor.
Tek bir dişin çıkarıldığı kazı belgeselini 3 saat seyrediyor.
Bir dişin yok mu?
Bir kaç dişini tükürdü ve ayağa kalktı. Yere kanı akıyordu.
Bunların hepsini altın bir diş bir Ford Escort için mi riske atmak istiyorsunuz?
İlginç ve ufak bir dişin olmaması hoşuma gidiyor.
Bir sürü diş.
Sadece bir dişimi kırdı.
Ve bir dişini kaybetmişse, ben de külotumu kaybederim.
Her sandviçte bir dişin düşüyor.
Ben bir diş fırçası ile dişlerimi fırçalarım.
O bir dişini kaybediyor, T-Toots! Will!
Eğer bir dişini filan kaybetmişse muhtemelen ben ona çoktan çarpmışımdır.