Examples of using Bir meteor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu bir meteor çarpması.
Bu bir meteor çarpmasıydı.
That was Ben? Bir meteor derdim, ama kuyruğu tamamen yanlış.
Ben? I would say that it was a meteor, but the trail's all wrong.NikeI-demir bir meteor biIe bu kadar derin bir aIan yaratamazdı.
Bir meteor derdim, ama izleri tamamen yanlış. Ben?
I would say that it was a meteor, but the trail's all wrong?Bu bir meteor parçası.- Kesinlikle değil.
It's a meteor fragment. It sure isn't.Bir meteor… kraterinde dövülerek Üçgen dünyaya düşen.
The triangle was forged from metal found in the crater of a meteor.Bir meteor… Üçgen dünyaya düşen kraterinde dövülerek.
The triangle was forged from metal found in the crater of a meteor.Yirmi yıl önce buraya bir meteor düştüğü tahmin ediliyor.
Yirmi yıl önce buraya bir meteor düştüğü tahmin ediliyor.
Presumably a meteorite fell downhere about twenty years ago.Yirmi yıl önce buraya bir meteor düştüğü tahmin ediliyor.
Presumably a meteorite fell here about 20 years ago.Addis Abebada bir meteor mu bulunmus?
A meteorite found in Addis Ababa?Ona, bir çeşit meteor veya başka bir Muir olduğunu söyledim.
I told her it was a meteor or another piece of Muir.Bir meteor gibi. Bu saniyede 12 km demek.
Like a meteorite. That's 36,000 feet per second.Bir meteor gibi. Bu saniyede 12 km demek.
That's 36,000 feet per second… like a meteorite.O bir meteor değil.
That's not a meteorite.Evet. Bir meteor arabama mı çarptı?
A meteorite hit my car? yeah?Bir meteor arabama mı çarptı?- Evet.
A meteorite hit my car? yeah.Ona başka bir meteor çarpabilir ve.
Evet, bu bir meteor. ve şehir merkezine doğru geliyor.
Yes, that is a meteor, and yes, it 
