Examples of using Bir yangın söndürücü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tamam, ama şu anda bir yangın söndürücüsüne bakıyorum.
Maternity Hastanesinde bir yangın söndürücüyü pencereden atma olayınız olmuş.
Bir yangın söndürüyorum.
Dün beni bir yangın söndürücüyle tehdit ettiğine inanmak çok zor.
Ama ikinci ders gibi, kapıyorum bir yangın söndürücüyü ve salağın birinin üzerine sıkmaya başlıyorum
Kırıp gerçek bir yangın söndürücü verdim.
Yeni bir yangın söndürücü satın aldım.
Oralarda bir yangın söndürücü var mı?
Bütün bu karmaşaya bir yangın söndürücü neden oldu.
Bana bir yangın söndürücü satın alın.
I}{ \i1} Bir yangın söndürücü ile kaosa neden oldu.
Tamam, ama bu bir yangın söndürücü, başlatıcı değil.
Yanıma büyük bir yangın söndürücü alıp oraya gitmek zorundayım.
Fry bana bir yangın söndürücü verdi ve ben alevlere doğru koştum.
Fry bana bir yangın söndürücü verdi ve ben alevlere doğru koştum.
Herkes yanına bir yangın söndürücü alsın, anlaşıldı mı?
Bu eleman için devasa bir yangın söndürücüye ihtiyacımız olacak.
Teğmen, 20 yangın söndürücü bulabileceğimiz bir yer biliyorum.
Ayrıca bir yangın söndürücü de var.
Bir yangın söndürücü bulundurmak iyi bir fikir olabilir.