BIRADERIM in English translation

• brother
• bro
• dude
• brothers

Examples of using Biraderim in Turkish and their translations into English

Anlaştık. Teşekkürler, biraderim.
Thank you, brother.- Agreed.

Hayır, biraderim.
No, brother.

Selam, küçük biraderim.
Hey, little brother.

İkimizde biliyoruz… Yerimi almak zorunda değilsin, biraderim.
You're not supposed to take my place, brother. You and I both know.

Ben hayatın gerçeğini biliyorum ve biraderim, bununla yüzleşmekten korkmuyorum.
I know the truth of life, and, brother, I am not afraid to face it.

Biraderim Jimmy, Louiei kaçırmış.
My brother Jimmy kidnapped Louie downtown.

Biraderim bir bağımlı.
My brother's a junkie.

Biraderim gittiği her yerden tablo satın alıyor.
My brother buys paintings wherever he goes.

Kralınız, biraderim bizi böldü.
The king, my brother, would have divided us.

Biraderim Wes evleniyor.
My brother Wes is getting married.

Bunun biraderim olmasını düşündük.
This is supposed to be my brother.

Biraderim rahatsız. Bataklık kenarında yaşıyoruz.
We live near the swamp.- My brother's ill.

Biraderim, Zoka.
My brother, Zoka.

Biraderim bir generaldir!
My brother is a general!

Dediğimi sen de biliyorsun biraderim.
You know it, homey!

Ben biraderim.
I am a brother.

Evet, bizler kardeşiz biraderim.
Yeah, we're brothers, man!

Joey, dostum, biraderim?!
Joey, pal, compadre?

Öyle değil mi, biraderim?
Don't you think so, in-law?

Joe, biraderim.
Joe, my man.