Examples of using Bu hayatta in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Herkesin bu hayatta yapması gereken bir şey vardır.
Bu hayatta sadece ölüm kesindir.
Bu hayatta herkes kendi için yaşar.
Bu hayatta!
Benimle yürümek için, bu hayatta ölmeli ve benimkinde doğmalısın.
Ama sen bu hayatta yer almayacaksın, değil mi?
Ama bir kez anladın mı bu hayatta her şeyin mümkün olduğunu bileceksin.
Eğer bu gece hayatta kalırsak, geriye atlatmamız gereken kaç gece kalıyor?
Bu hayatta yeri yoktur.
Ben bu hayatta Ve eğer, bir nedeni var.
Bu hayatta onu giyeceğimi düşünüyor musun diye merak ediyorum.
Bu hayatta tanışmak isticeğiniz son zenciyim.
Bu hayatta bana iki kez, seçim hakkı verildi.
Bu hayatta para kazanmak için çok şeyden vazgeçtim.
Bu hayatta, takip ettiğin bu yaşamda çocuklara yer yok.
Bu hayatta erkeklerin yaptıkları şeyler vardır.
Biliyorsun, bu hayatta erkeklerin yaptıkları şeyler vardır.
Bu hayatta güvenilmez bir insan varsa o da milyoner çocuğudur.
Bu hayatta… bir hayat daha buldum.
Bu hayatta biriyle yakınlaşmaktan korkmak! Yaşamaktan korkmak!