Examples of using Bu yüzü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu yüzü uzun zamandır görmemiştim. Henry Carver.
Bu yüzü biliyorsanız belki yardım edebilirsiniz.
Bu yüzü beğenmedin mi?
Dinle! Bu yüzü Mugeye iade etmek istiyorum!
Ama ben bu yüzü tanıyorum.
Sadece bu 12 yüzü var.
Belki de bu yüzü görmek istersin?
Evet, ama… Sorun şu ki… Biz bu yüzü satmıyoruz.
Üzgünüz, dünyaya gelmek için kaydedilmek üzere bu yüzü vardı.
Haberlerde bu yüzü gören her mankafa Sana bir Stephen King hikâyesiyle dönecek.
Tüm hayatımı yüzümden okuyabildiğini ve bu yüzü sevdiğini sanmıştım. Bir öyle bir böyle konuşmamak gerek.
Tutatis adına, ben bu yüzü daha önce gördüm. Bakışıyoruz yani.
Sonuçta kimse bu yüzü onun saçları altında görmek istemez.
Evet, bu yüzü tekrar gördüğünde, ehliyetimin üzerinde göreceksin.
Yoksa bu güzel yüzü burda gösterme. Buraya ya parayla gel ya çocukla.
Bu yüzü tanıyorsun ama ben sadece ödünç alıyorum. Zorunda değilsem.
Bu yüzü takıyorsun… çünkü senin uygarlık tarihindeki en her şeye kadir varlık… olduğunu bilmiyor.
Bu yüzü takıyorsun… çünkü senin uygarlık tarihindeki en her şeye kadir varlık… olduğunu bilmiyor.
Bu yüzü takıyorsun… çünkü senin uygarlık tarihindeki en her şeye kadir varlık… olduğunu bilmiyor.
Bu yüzü takıyorsun… çünkü senin uygarlık tarihindeki en her şeye kadir varlık… olduğunu bilmiyor.