Examples of using Düşünmek bile istemiyorum in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bunun nasıl bir trajedi olacağını düşünmek bile istemiyorum.
Masum bir kişiye saldırmayı düşünmek bile istemiyorum.
Bu beni ne yapar düşünmek bile istemiyorum.
Tanrım, buraya tek başına nasıl geldiğini düşünmek bile istemiyorum.
Asalağın şirketini düşünmek bile istemiyorum.
Bu konuda düşünmek bile istemiyorum.
Bununla ne yapacağınızı düşünmek bile istemiyorum.
Yine de kasabaya neler olacağını düşünmek bile istemiyorum.
Tanrım ondan sonra ne olduğunu düşünmek bile istemiyorum.
Bu konuda düşünmek bile istemiyorum ama… aday belirleme komitesiyle konuştum ve… Plan,
Tanrım, bunu düşünmek bile istemiyorum. Dile getirmek bile istemiyorum çünkü.
Olasılıkları düşünmek bile istemiyorum. Eğer onlara tedarik edecek biri çıkarsa.
Bu öğleden sonra bu modelin elimde olmadığını düşünmek bile istemiyorum.
Eğer onlara tedarik edecek biri çıkarsa, olasılıkları düşünmek bile istemiyorum.
Ben fahişeyi gözünden tanırım ve bu arada o kuklaya ne yapacağını düşünmek bile istemiyorum.
Hele Wildenın arabasındaki görüntüleri biri izlerse olaylar ne kadar büyür ne kadarıyla yüzleşebiliriz düşünmek bile istemiyorum.
Eğer düşündüğüm kadar kötüyse bu keşmekeşin altında bulacağımız şeyi düşünmek bile istemiyorum.
başka bir kaza daha. Bundan sonraki sefer ne olacağını düşünmek bile istemiyorum.
Hayır. Ona karşı olan duygularımı gömmem bir yılımı aldı,… ve onu düşünmek bile istemiyorum.
Eğer göçmenler bunu öğrenirlerse… sana ne yapacaklarını düşünmek bile istemiyorum.