Examples of using Davet etmek in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sizi mütevazı şehrimize davet etmek büyük bir şereftir.
Seni davet etmek isterdim ama biliyorsun işte, dışarıda.
Ben ve Chaman müşterileri davet Etmek için kapı kapı dolaştık.
Maryyi partime davet etmek istediğimi Toma söyledim.
Seni davet etmek istiyorum?
Mutlu ailenin geri kalanını davet etmek istemiyor musun?
Sizi davet etmek?
Davet etmek isterdim ama dediğim gibi.
Sadece yemeğe davet etmek istedim.
Evet, seni davet etmek isterdim ama biliyorsun.
Evet, seni davet etmek isterdim ama biliyorsun.
Partiye başka kimi davet etmek istiyorsun?
Üzgünüm ama Davidi davet etmek planda hiç yoktu.
Tekrar davet etmek benim için onurdur. Sizi Süleymanın Tapınağı Nişanına.
Daisy yemeğe oturmayacak çünkü davet etmek senin elinde değil Alfred.
Ben kahvaltıya davet etmek istiyoruz.
Davet etmek zorunda mıyım?
İyi ama Johhny ve eşini davet etmek nasıl zafer sayılıyor?
Yemeğe davet etmek isterdim.
Onu davet etmek zorundayım. Sorun ne?