Examples of using Dokunmak yok in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Aman Tanrım. Dokunmak yok.
Özür dilerim, dokunmak yok.
Canını yakmak. Dokunmak yok.
İçmek yok, dokunmak yok ve göze batmak yok.
Aman Tanrım. Dokunmak yok.
Canını yakmak. Dokunmak yok.
Elbise tamam, ama ayakkabı koleksiyonuma dokunmak yok!
Kural 1 kurcalamak yok, dokunmak yok.
Peki, duş yaparken izleyebilirsin, ama dokunmak yok.
Ne yapıyorsun?- Cesede dokunmak yok, Shawn.
Elbise tamam, ama ayakkabı koleksiyonuma dokunmak yok! Tamam?
Hey, dokunmak yok.
Ben hamile kalana kadar yasak meyveye dokunmak yok.
Kız arkadaşımın bu durumlarla ilgili katı kuralları var. Dokunmak yok.
Ilk kural: Saça ya da yüze dokunmak yok.
Sana anlatmaya çalışıyorum. Dokunmak yok.
Dokunmak yok.
Stokesa dokunmak yok, ama beni burada ipe dizebilirsiniz?
Ayrıca yüzüme dokunmak yok. Çünkü suratımda sivilce çıkıyor galiba.
Dokunmak yok.