Examples of using Dolaşmayı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Gelecek yıl bisikletle Şikoku adasını dolaşmayı planlıyoruz.
Dünyayı dolaşmayı düşünüyorum. Babamın evinin satışından gelen parayla.
Bu haydut isyancılar dünyada dolaşmayı hak etmiyorlar.
Ve şu aptal kıyafetle dolaşmayı da kes.
Hayır, bana insanların zihinlerinde dolaşmayı öğrettin.
Haydi, buraya yat, dolaşmayı bırak. Seni düşünüyorum.
Çünkü bana dolaşmayı öğretti.
Alex, dolaşmayı kes.
Ya da fotokopi operatörüyle dolaşmayı… çocuk sahibi olmayı. Fotokopi operatöründen.
Evet özlüyorum. Dünyayı dolaşmayı?
Isabella dünyayı dolaşmayı ve.
Devasa şatolarda dolaşmayı sevdi mi?
Sürüyle dolaşmayı seçer.
Aylak aylak dolaşmayı bırak!
Boş boş dolaşmayı bırakmalısın Kelso.
Dolaşmayı bitirseydik en azından.
Bu saatte dolaşmayı ve birilerini pataklamaya bayılırım.
Gösteriden sonra dolaşmayı severim, rahatlamak için?
Böyle aylak aylak dolaşmayı kestiğinde yukarı çıkabilir
Buralarda biraz dolaşmayı… düşündüm sadece.