ELEŞTIRMENLER in English translation

critics
eleştirmen
bir eleştiride
eleştiren
commentators
yorumcusu
spikeri
eleştirmeni
reviewers
eleştirmeni
bir yorumcu
gözlemcisi , edmundas seilius
critic
eleştirmen
bir eleştiride
eleştiren

Examples of using Eleştirmenler in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Film, Şubat 1991de 2. Yubari Uluslararası Fantastik Film Festivalinde Eleştirmenler Ödülünü kazandı.
Miller's Crossing won the Critic's Award at the 2nd Yubari International Fantastic Film Festival in February 1991.
mimarlar, eleştirmenler.
the architects, the critics.
mimarlar, eleştirmenler.
the architects, the critics.
Hepsini davet edeceğim: Basın, mimarlar, eleştirmenler.
Architects, the critics. I will invite them: The press, the..
Ülkenin artık ten renginin önemsiz olduğu Barack ilk seçildiğinde çeşitli eleştirmenler naif bir biçimde ırkçılık sonrası döneme girdiğini söyledi.
When Barack was first elected, in which skin color would no longer matter. various commentators had naively declared that our country was entering a post-racial era.
Fakat eleştirmenler gerçekten de bir şeyi göze almak durumundadırlar: yenilikleri keşfetmek ve onları savunmak gerekir.
And that is in the discovery and defense of the new. But there are times when a critic truly risks something.
Ülkenin artık ten renginin önemsiz olduğu Barack ilk seçildiğinde çeşitli eleştirmenler naif bir biçimde ırkçılık sonrası döneme girdiğini söyledi.
When Barack was first elected, various commentators had naively declared that our country was entering a post-racial era, in which skin color would no longer matter.
Ama eleştirmenler, Hastalıklı Bölge etrafının temizlenmesinde… hala çok zayıf kalındığını belirtiyor.
But critic contend… that crossing in and out of the infected zone are potentially very poorish.
Çünkü bazı eleştirmenler kötü bir inceleme yaptı!
Because some critic gave it a bad review!
Çünkü bazı eleştirmenler kötü bir inceleme yaptı! Tin Cupsı izlemeye zahmet bile etmedin!
You didn't bother to see the Tin Cups because some critic gave it a bad review!
Eleştirmenler bunun seçmenlerin oy atarken beni hatırlamaları için yaptığım politik bir gösteri olduğunu söylese
And while critics say it's a political stunt, a way to be remembered when
Bringing Up Baby eleştirmenler tarafından beğenildi, ama gene de gişede başarısız oldu.
Bringing Up Baby was acclaimed by critics, but it was nevertheless unsuccessful at the box office.
CD/DVD birbiriyle uyumlu ancak ılımlı övgülerle karşılandı; eleştirmenler onun pop-idol imajı ile o dönemde yeni ortaya çıkan gitar hünerini birbirinden ayırarak ele aldı.
The CD/DVD received conservative, although consistent, praise, with critics torn between his pop-idol image, and(at the time) emerging guitar prowess.
Ve eleştirmenler. pek çoğu dedi ki;'' Bilirsin,
The critics, and there were many critics, said, well, you know,
Alexander Popeun eleştirmenler ve eleştiri konusunda bir dizi tavsiye sunduğu Eleştiri Üzerine Bir Deneme( 1711) çalışması didaktik yazıya örnek verilebilir.
An example of didactic writing is Alexander Pope's An Essay on Criticism(1711), which offers a range of advice about critics and criticism.
Ertesi gece Gualazzi,'' Mia Martini'' eleştirmenler ödülünü aldı ve 2011 Eurovision Şarkı Yarışması için İtalyanın temsilcisi olarak belirlendi.
The following night, Gualazzi received the Mia Martini Critic's prize, receiving 67 points out of 108, and he was officially chosen as the act representing Italy at the Eurovision Song Contest 2011.
Eleştirmenler, albümde Akalının önceki çalışmalarından gelen tarzını devam ettirerek kendini tekrarladığını belirtti
The critics stated that Akalın had continued to repeat the style of her previous works in this album
Kayda geçirmek istiyorum eleştirmenler bizi parça parça etmeden önce- hoşuma gitti.
I want to go on record, before the critics tear us apart- I like it.
Madonna, eleştirmenler ve hayranlarının sert olumsuz tanıtımlarıyla karşı karşıya kaldı, kimisi'' çok ileri
She faced strong negative publicity from critics and fans, who commented that"she had gone too far"
Romanımın eleştirmenler ve gazeteciler için kullanılabilir olması gerekir.
I need to be available to the critics and the journalists for my novel
Results: 701, Time: 0.026

Top dictionary queries

Turkish - English