Examples of using En kalabalık in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
En kalabalık saat.
Kafeterya en kalabalık bölümlerden biri.
Songpa en kalabalık semt olup Seocho ise yüzölçümü en büyük semttir.
Oslo Norveçte en kalabalık şehirdir.
Uzayda en kalabalık yoga dersi rekorunu kırdık.
İstiklal Caddesinin bugün belki de en kalabalık yeri saldırının yaşandığı noktaydı.
Bu seferki Amsterdamın en kalabalık mahallelerinden birinde meydana geldi.
Bu sefer Amsterdamın en kalabalık bölgelerinden biri.
Hye-ri, Seuldeki en kalabalık ve yoğun yer neresidir?
Sidneyin en kalabalık yerini seçmek zorunda mıydın?
Endonezyada en kalabalık ada Javadır.
Dünyanın en kalabalık ülkesi.
Dünyanın en kalabalık ülkesi.
Burası dünyanın en kalabalık ve en yoksul ülkelerinden biri.
Haklı. Ailelerimiz daima en kalabalık şehirlerin ortasında dövüşür.
Haklı. Ailelerimiz daima en kalabalık şehirlerin ortasında dövüşür.
Kavak ilçesinin en kalabalık ve gelişmiş mahallesidir.
Türkiyenin en kalabalık şehri İstanbuldur.
Bu toprakların geçmişten bugüne çekilmiş en kalabalık aile fotoğrafı gibi.
Bu civarda binlerce kişi yaşıyordu, belki de Parisin en kalabalık mahallesiydi.