ERKEK BEBEK in English translation

male baby
erkek bebeklerden
baby boys
bir erkek bebek
oğlan bebeği
küçük oğlum
bebek çocuk
yavrucağın
male infant
bir erkek bebek
baby boy
bir erkek bebek
oğlan bebeği
küçük oğlum
bebek çocuk
yavrucağın

Examples of using Erkek bebek in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kim erkek bebekten kurtulmak ister?
Who would get rid of a baby boy?
Onun erkek bebeğiydim.
Her baby boy.
Sen küçük deyince, benim aklım hemen erkek bebeğe gitti.
Cause you said"little," so-- and I just went straight to"baby boy.
Tekne mi? Erkek, bebek, polak, Francis mi?
Boat? Like The Infant, Male, Pollock, Francis?
Kutlarım, erkek bebeğiniz olacak!
Congratulations, you're going to have a baby boy!
Sonra da onları erkek bebeklerle birlikte katletmişler.
Then they slaughtered them along with all the male babies.
Peki erkek bebeklere ne oluyor?
And what happens to the male babies?
Ama tamamı erkek, bebeğim.
But all man, baby.
Erkek bebeğe.
The baby who's a boy.
Erkekler, bebekler, fark etmez.
Men, babies, doesn't matter.
Destekle Erkeğini Bebeğim.
Standby Your man Baby.
Erkeğini Bebeğim Destekle.
Standby Your man Baby.
Erkekler, bebekler, hiç önemli değil.
Men, babies, doesn't matter.
askerlerine bölgedeki tüm erkek bebeklerin öldürülmesini emretti.
sent the army to kill all male babies in the region.
Jüpiter, erkek bebeklerin alınıp Lee Vilensky adında bir adama satıldığı değerli bir maden gezegeni.
Jupiter's a very wealthy mining planet, where infant males are taken and sold to a man… named Lee Vllensky.
Açıklanamayan ölümleri itirafediyorsunuz. Erkek bebeklerin ölümündeki geçen hafta oluşan.
Surely you admit there's been a totally unexplained increase… in the deaths among baby boys over the last week.
Ama beyni olan bir kadın aşkı için her şeyden vazgeçtiğinde kaçınılmaz olarak kendini erkeklerin, bebeklerin ve kardiyo barlarının öylece dolduramayacağı varoluşsal uçuruma bakarken bulur.
But a woman with brains who gives up everything for love inevitably finds herself staring into an existential abyss that men, babies and cardio bars simply cannot fill.
Ben olsam bir veritabanı kurar… doğan tüm erkek bebeklerden kan alır… yanlış bir şey yaptıkları anda kanıtlarla karşılaştırır… ve yüzde yüz doğru eşleşme olduğundan emin olunca… onları öldürürdüm.
Cross-reference it, Every male baby what's born, stick them on it, make 100% certain it was a correct match, and as soon as he done something wrong.
Güzel bir erkek bebek.
A beautiful baby boy.
Bir erkek bebek taşıyordu.
She was carrying a baby boy.
Results: 788, Time: 0.0384

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English