EVSIZLER in English translation

• homeless
• hobos
• squatters
• home
• of homelessness
• runaways
• house
• vagrants
• steintorf

Examples of using Evsizler in Turkish and their translations into English

Birisi havaalanı yakınındaki evsizler kampında ikisini görmüş.
Somebody spotted two of them out in this hobo camp near the airport.

Lighthouse misyonu evsizler yurdu.
LIGHTHOUSE MISSION HOMELESS SHELTER.

Evsiz ormanına dönüştürsünler. Evsizler devralsın.
Let the hobos take over. Turn it into a hobo jungle.

Evsizler nasılmış?
How are the homeless?

Evsizler olmayacak demiştim.
I told you no homeless.

Evsizler orada seks yapmasın diye mi öyle yapıyorlar?
Do they do that so the bums won't have sex in there?

Evsizler olabilir. Keşler.
Could have been the homeless, junkies.

Evsizler ve bir haftalık bir bebekleri var.
They're homeless and have a week-old baby.

Evsizler, bir şekilde zarar görmüşler.
They're homeless, damaged in one way or another.

Eğer evsizler tarafından soyulmazsak.
If we don't get rousted by the bulls.

Evsizler bowling ligi için$ 500 topladım.
I raised $500 for a homeless bowling league.

Evsizler içindi.
Was for the homeless.

O, evsizler adına konuştu.
She spoke in behalf of the homeless.

Evsizler, South Parkı istila ettiler.
South Park has become overrun with the homeless.

Evsizler her daim yaralanır.
Homelesses always get hurt.

Evsizler arttı.
Homelessness is high.

Evsizler.'' Evsizlerle ilgili.
Homelessness. It's about the homeless.

Aynen evsizler gibi.
Like a homeless.

Cumartesi günleri evsizler için sandviç yapıyorum.
I make sandwiches for the shelter, on Sundays.

Evsizler hakkındaki bir yazıya fotoğraf çekmek için şehirde olduğunu söylediler.
Says he was downtown shooting a photo essay of the homeless.