Examples of using Gözüksün in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Loganın öfkeyle savurduğu tehditler nasıl gözükürse gözüksün… bunun çözümünün bize saldırmaktan başka bir yolu olmalıydı.
Neandertalca( ilkel insan) gözüksün ya da gözükmesin, yine
Denizcilere önemsediğimizi göstermek için vatansever gözüksün istiyorum anladın mı?
Ama yine de bariz bir şekilde onu tanık olarak çıkartamam ne kadar kötü gözükürse gözüksün.
gerçekleştireceğim… ki gerçek gibi gözüksün.
Şu anda bir şey yapıyorum, yapmaya çalışıyorum… Deneyeceğim ve gerçekleştireceğim… ki gerçek gibi gözüksün.
Biliyorum, avucunun içini ona doğru tut böylece sanki Deneyozorus Rexi tutuyormuşsun gibi gözüksün.
Ritme uy- Tamam. ve yanlışlıkla ona dokunuyormuşsun gibi gözüksün.
Haydi. ve yanlışlıkla ona dokunuyormuşsun gibi gözüksün. Ritme uy.
Şey, işler ne kadar kötü gözükürse gözüksün… ve yarın ne getirirse getirsin, New Orleansdaki herkes… gelecek yıl, daha büyük bir parti olacağını bilir.
Bana gayet güçlü gözüktü. Yani onu ürkütmememiz önemli.
Gözükmesi istediği hayat fotoğrafına uyduğunu mu sanıyorsun?
Masum gözükmesi gerekiyor.
Bunun nasıl gözüktüğünü size eski bir iPhone\da göstereyim.
Çok eğlenceli gözüküyor, orada olacak.
Şu insanlardan birinin mutlu gözüktüğünü zannediyormusun? Buradan ne zaman gidiyorsunuz?
Aralarından birinin katil olmadığından emin gözüktü ama yine de listeyi verdi.
Nasıl gözüktüğünü biliyorum, ama aramızda hiçbir şey yok.
Bunun nasıl gözüktüğünü söylememe gerek yok Ethan.
Nasıl gözüktüğünü biliyorum, Ama Bob için herşeyi yaparım.