Examples of using Genç ve güzel in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Genç ve güzel olmak ve… Ne kadar şanlı.
Söz. Tanrı canımı alsın, genç ve güzel öleyim.
Uzun ve esmer Genç ve güzel.
Uzun boylu ve bronz tenli Genç ve güzel.
Uzun, esmer, genç ve güzel.
Aklından geçen ne, Frank? Genç ve güzel olmak ne muhteşem.
Kendine bir gelin almış genç ve güzel bir gelinmiş.
Tanrım insanın genç ve güzel kalmak istemesi yanlış mı?
Benim gibi genç ve güzel bir büyükanne nerede gördün?
Senden daha genç ve güzel bir kadınla tanışabileceği aklından geçmiyor mu?
Tia gibi genç ve güzel biri ikinizin arasında neden yatsın ki?
Tercihen genç ve güzel birine.
Ama genç ve güzel olduğuna eminim.
Genç ve güzel bir gelinmiş.
O zengin, genç ve güzel.
Nasıl oluyor da Richarda genç ve güzel biri rast geliyor?
Genç ve güzel biriyse, seni affediyorum.
Ama genç ve güzel tek kadın.
Seni tehlikeli yapan genç ve güzel olman.
Ayrıca o genç ve güzel biri.