Examples of using Gençtiler in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Saçmalık. Gençler üniversitede ne yapıyor biliyor musun?
Saçmalık bu. Gençler üniversitede ne yapıyor biliyor musun?
Gençler, linke tıklamadık ama video yine de oynuyor.
Gençler, linke tıklamadık
Çok gençtim, baştan çıkarılmıştım. Ben de evet dedim.
Çok gençtim. Hayat hakkında hiçbir şey bilmiyordum.
Kesiyorum. Si-hyeonun çizimlerinin gençken de harika olduğuna bahse girerim.
Çok gençti. Sadece onunla geçirdiğimiz yıllar için şükran duyabiliyoruz.
Gençler, o biraz fazla içmiş, o kadar.
Çok gençtiler.
Muhtemelen yaşıyorlardır, gençtiler.
O ve Frank gençtiler.
O zaman ne kadar da gençtiler.
Geçen yıl Çinde öldü. Gençtiler.
Gençtiler. Geçen yıl Çinde öldü.
Gençtiler. Geçen yıl anjinden öldü.
Tüm öğretmenler gençtiler ve öğretmeyi sevdiler.
Bizim gibi. Yani biraz gençtiler.
Geçen yıl anjinden öldü. Gençtiler.
İlk başladığımızda çok küçük ve gençtiler.