Examples of using Geziyi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bir köpek bu geziyi tek başına yapamaz.
Büyük ihtimalle geziyi kaçıracaklar ve bu tamamen senin suçun.
Geziyi iple çekiyorum.
Hey, geziyi sevdin mi?
Biz de geziyi konuşuyorduk.- Merhaba.
Geziyi iptal etmek zorundayım. Yeon-a…- Alo?
Geziyi iptal etmek zorundayım. Yeon-a…- Alo?
Geziyi iptal etmek zorundayım. Yeon-a…- Alo?
Geziyi ben ödüyorum.
Geziyi boşver, burda kal. Ben de.
Geziyi, bir lobici ayarlamış.
Çocuklar geziyi bekliyor.
Bu geziyi hakettim ben.
Ve teşekkürler Theo, bu geziyi benimle paylaştığın için.
Neden büyükanneni görmek için bu geziyi baban planlıyor?
Evet. Fakat benim bu geziyi neden yaptığım şüphesiz.
Çocuklar, ben lisedeyken Sovyetler Birliğine yaptığım geziyi bilir.
Bee için olmasa bu geziyi kesinlikle iptal ederdim.
Alo? Yeon-a… Geziyi iptal etmek zorundayım.
Yeon-a…- Alo? Geziyi iptal etmek zorundayım?