Examples of using Hatayla in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hatayla olmuştur, değil mi?
Birisiyle hatayla nasıl yatarsın ki?
Bir sürü tarihi hatayla doluydu.
Yapmışsam bile bu hatayla yaşamam gerekiyor.
Opiei öldürmeye mi çalıştın, hatayla Donnayı mı öldürdün?
yapmak üzere olduğun hatayla ilgili.
Onu ya bir amaç uğruna ya da tamamen hatayla bıraktın.
Onu ya bir amaç için ya da hatayla bıraktın.
Yaptıysam bile… bu hatayla yaşamak zorundayım.
Yaptıysam bile… bu hatayla yaşamak zorundayım.
Kilitli. Galiba birisi hatayla kilitlemiş.
Kilitli. Galiba birisi hatayla kilitlemiş.
Eğitimde acemilere, bir hatayla… yaşamanın dışında her şeyi öğretirler.
Eğer onun yapacağı sayısız hatayla yaşamayı başarabilirsen, aynı zamanda onun sana yaşatacağı olağanüstü anlara da şahit olacaksın.
Hatayla geldiğimi, başkasının istediklerini ve sonunda beni davet ettiklerini düşünmeye başladım.
Ya hatayla, kazayla, tanrıların isteğiyle… ve kaderle doğru kararı vermişsem?
Ya hatayla, kazayla, tanrıların isteğiyle…
Dünya sıradan maddeyle dolu olduğundan bu yana, hatayla onların budaklanmasını sonlandırmak ve gitmelerine neden olmak çok kolaydı.
Hatayla attı, İI idaresi beni bu evden bir ve kocanız satın aldı, ve şimdi ödediğinin dört katından aza satmıyor evi.
Hatayla attı, İI idaresi beni bu evden bir