Examples of using Hava deliği in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ceset kurşun tabuta konuldu… tabut hava deliği bırakılmadan lehimlendi.
O halde şu da hava deliği.
Havalandırma deliğinde. Hava deliği.
Bart, o hava deliği.
Ne burnu ne de dudakları var biz de ona bu yüzden'' Hava deliği'' diyoruz.
Şu mağaranın üzerinde hava deliği var. Ben oradan gireceğim.
Hava deliğini su üstünde tut.
Hava deliklerini kapatıyor.
Bebek yunusların hava delikleri?
Ve hava deliklerini.
Hava deliğini uzatsana.
Sandıkta hava delikleri açılmıştı.
Hey, onu hava deliğinden uzak tut ahbap.
Hava deliklerini kapayabilir miyiz?
Hava delikleri. Bagajı aç.
Şimdiyse bir yunusun hava deliğini yalamak gibi bir şey oldu.
Ufak hava delikleri!
Yangına biraz daha rüzgar göndermek için hava deliklerini açacağım.
Yavru yunusların hava delikleri…? Balina bademcikleri?
Bagajı aç.- Hava delikleri.