Examples of using Hesaplar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Farklı hesaplar. Yüzüğüm nerede?
Kuantum mekaniği, parabolik hesaplar içeren… karmaşık bir şey.
İçkiler ve ayrı hesaplar… O da her neyse! Hemen geliyor!
Tek bilmediğimiz sizin ücretiniz. Hesaplar eksiksiz görünüyor.
Biz ayrı hesaplar istiyoruz.
Beynin her zaman duygusuz hesaplar yapıyor.
Yüzüğüm nerede? Farklı hesaplar.
Su derinliği tahminimize, ve tank boyutlarına bağlı olarak bazı hesaplar yaptık.
Yüzüğüm nerede? Farklı hesaplar.
Tabii ki. Konuşulacak şeyler ve yapılacak hesaplar var.
Tabii ki. Konuşulacak şeyler ve yapılacak hesaplar var.
Dün gece uyuyamadığım için bazı hesaplar yaptım.
Ama Mayıs 1945te, bomba tamamlanmadan önce tüm hesaplar değişti.
Tüm hesaplar kapanana kadar guguk kuşu olacağız.
Bütün hesaplar herkese açık.
Caymandaki hesaplar Sosanınmış.
Tüm isimler, hesaplar, bankanın yaptığı tüm gizli transferler.
Hesaplar siliniyor, değil mi?
Hesaplar bana geliyor.
Unutma, hesaplar bana geliyor.