Examples of using Hiç birisi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yolcudan hiç birisi kurtulamadı.
Neymiş onlar, hiç birisi bana lazım değil.
Mahkûmlardan hiç birisi polis olduğumu bilmiyor.
Çünkü hiç birisi Noel Baba pengueni yenebilecek kadar hayret verici değildi!
Mürettebatımın hiç birisi sizi takip etmeyecek.
Hiç birisi gelip seninle konuştu mu?
Hiç birisi özellikle nadir değildir.
Meraklanma Kerry, senin öğrencilerinin hiç birisi programa katılmak istemedi.
Uh, özür dilerim, size hiç birisi söy.
Önemli, işe yarar bir şeyler. Ama kendisi bunlardan hiç birisi değil.
Aralarından hiç birisi neye bulaştıklarını bilmiyordu,
Tekrar bir şansım varken mutluluğu yakalama sağduysuna sahip olsaydım bunların hiç birisi olmazdı.
Münasip bir eküri olsaydın, hiç birisi yaşanmış olmazdı.
Bana kızıma tam olarak ne 3 farklı doktorla görüşktük ama hiç birisi olduğunu açıklayamadı.
Şimdiye dek paralityum plazma emisyonu olan üç gemi saptadık ama hiç birisi patlayıcı üretmemiş görünüyor.
En başta kız doğsaydı… bunların hiç birisi başımıza gelmezdi.
En başta kız olarak doğsaydı… bunların hiç birisi başımıza gelmezdi.
Buradan kimseye bahsetmemeni isterdim ama görünüşe göre, hiç birisi seninle konuşmuyor zaten.
Havuç suyu ya da italyan kahvesi bulabilirsin ve oradaki insanlar… Şey, hiç birisi pek bir araya gelmezler.
Hiç birisi işitilmiyor.