IÇIN YAPMAYA in English translation

to do for
için yapmak
yapmanız gerekeni biliyorsunuz pekala siz baş belaları , benim için
boyunca yapacak bir işim
to build for
için yapmaya
için kurmaya
için inşa
to make for
için yapmam
sağlamak için

Examples of using Için yapmaya in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Onu senin için yapmaya istekliyim.
I'm willing to do that for you.
Tom, bunu bizim için yapmaya hâlâ isteksiz.
Tom is still reluctant to do that for us.
Tom bunu bizim için yapmaya hazır.
Tom is willing to do that for us.
Tom bunu Mary için yapmaya hazırdır.
Tom is willing to do that for Mary.
Eminim bunu birkaç dolar için yapmaya değer.
I'm sure it's worth it for a few dollars.
Vic ve Rodney için yapmaya alışmıştım.
I used to make it for Vic and Rodney.
Üzülme, ben senin için yapmaya devam edeceğim.
Don't worry. I will continue to do it for you.
Tom onu sizin için yapmaya istekli.
Tom is willing to do that for you.
Bir insanın her 100 yıllık süre için yapmaya çalıştıkları şey.
For every 100 years Of real time.
Kısa bir süre sonra, bende başkaları için yapmaya başladım.
Pretty soon after that, I was doing that for other guys.
sen ve Judith için yapmaya başladım.
it was for you and Judith.
Kendin için yapmak istemiyorsan benim için yapmaya ne dersin?
If you don't feel like you can for yourself, what about doing it for me?
Bill Codynin yaptığı şeyi sizin için yapmaya karar verdim.
I have decided to do for you what Ned Buntline did for Bill Cody.
Phoebe teyze günün birinde bunlardan birini senin için yapmaya bayılırdı.
Aunt Phoebe sure would like to throw one of these for you one day.
Bunu bizim için yapmaya istekliyseniz sonsuza dek minnettar oluruz.
If you're willing to do that for us… we would be eternally grateful.
Bunu senin için yapmaya hazırım.
I'm ready to do that for you.
Sen iyi birisin ve benim için yapmaya çalıştıklarını takdir ediyorum. Ama, Kaplanın çizgilerini değiştiremezsin.
You seem like a nice guy, and I appreciate all you tried to do for me, but a tiger don't change his stripes.
Her zaman, bizim için yapmaya çalıştıklarına saygı duyacağım, ve hatta bir şekilde bunu takdir edeceğim.
I will always respect what you were trying to do for us, and even… Appreciate it in some way.
Şu an 30 yılda kendim… ve başka herkes için yapmaya çalıştığım her şeyi… kaybettim.
Now everything I spent 30 years trying to build for myself and everybody else is… gone.
İnanın bana baylar, benim için yapmaya çalıştığınız şeyi tamamen takdir ediyorum… ve üzgünüm sizi hayal kırıklığına uğratmam gerekiyor.
Believe me, gentlemen, I fully appreciate what you're trying to do for me… and I'm sorry I have to disappoint you.
Results: 86, Time: 0.028

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English