IHTIYATLI in English translation

cautious
dikkatli
tedbirli
temkinli
ihtiyatlı
sakınanlar
prudent
ihtiyatlı
tedbirli
akıllıca
sağduyulu
mantıklı
discreet
gizli
ketum
dikkatli
sessiz
tedbirli
ihtiyatlı
sağduyulu
ağzı sıkı
vigilant
uyanık
dikkatli
tetikte
ihtiyatlı
tedbirli
dün
wary
dikkatli
temkinli
ihtiyatlı
karşı dikkatli
tedbirli
karşı tetikte
discretion
sağduyu
takdir
ihtiyat
tedbir
gizlilik
ağzı sıkı
ketumluk
aklıselim
yetkiye
sağgörülü
caution
dikkat
tedbir
uyarmak
uyarı
ihtiyatlı
temkinli
manüel
ikaz
konusunda uyarıyor
conservatively
muhafazakar
ihtiyatlı
ölçülü bir şekilde
0
ılımlı
circumspect
tedbirli
ihtiyatlı
was a cagey

Examples of using Ihtiyatlı in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
TV Herkes neler olacağına dair biraz ihtiyatlı.
TV Everyone's a little wary about what's gonna happen.
Se-dol Lee daha ihtiyatlı oynuyor.
To play conservatively. Se-dol Lee has chosen.
Ne yazık ki, ihtiyatlı olma durumu… geleneksel olmayan bir anlaşma gerektiriyor.
I'm afraid discretion dictates a less traditional agreement.
Biraz ihtiyatlı olmaya çalışalım.
Let's try and be a little circumspect.
Bunun üzerine daha ihtiyatlı bir sistem geliştirildi.
Another system, more hermetic and discreet, had been developed.
Titan Argus gibi ihtiyatlı olacağım.
Like the titan Argus, I will be vigilant.
Hem iksir hem de ihtiyatlı tavrınız için.
For the tonic and for your discretion.
Onu hastaneye götüreceğim ve ihtiyatlı olacağım.
I will get her to the hospital, and I will be discreet.
Serseri, başıboş tüy… arayışında asla çok ihtiyatlı olmayız.
In the lookout for that one stray rogue hair. We can never be too vigilant.
Ağzını kapalı tutmanın nesini anlamadın? Ne kadar ihtiyatlı.
What part of"keep your mouth shut" didn't you understand? How discreet.
onların usulü daha ihtiyatlı.
it has more discreet methods.
Michaelı bulmamız ve ihtiyatlı olmamız gerek.
We need to find Michael, and we need to be discreet.
Hep fazla ihtiyatlı oynuyorsun ve ters yöne delice gidiyorsun.
You always play too cautiously and you go crazy in the other direction.
Bazı konularda ihtiyatlı olmalıyım aynen sizin
I must be discreet about certain matters,
Saygıyla, ihtiyatlı, sorumlu, aklı başında bir şekilde, Tanrı korkusuyla girilmelidir.
But reverently, discreetly, advisedly, soberly, and in fear of God.
Muhtemelen ihtiyatlı ve protestanca davranacak.
He will probably be all restrained and Protestant.
Çok ihtiyatlı birisiniz Bay Parker.
You are a man of discretion, Mr. Parker.
Tony ihtiyatlı bir adamdı, masadan kalkması gereken zamanı bilirdi.
Tony was a very cautious man. He always knew when to walk away.
Ama ihtiyatlı oldukları için hayatta kalabiliyorlar.
But only by caution do they remain alive.
Sadece ihtiyatlı davranıyorum.
Just being careful.
Results: 286, Time: 0.0449

Top dictionary queries

Turkish - English