Examples of using Ihtiyatlı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
TV Herkes neler olacağına dair biraz ihtiyatlı.
Se-dol Lee daha ihtiyatlı oynuyor.
Ne yazık ki, ihtiyatlı olma durumu… geleneksel olmayan bir anlaşma gerektiriyor.
Biraz ihtiyatlı olmaya çalışalım.
Bunun üzerine daha ihtiyatlı bir sistem geliştirildi.
Titan Argus gibi ihtiyatlı olacağım.
Hem iksir hem de ihtiyatlı tavrınız için.
Onu hastaneye götüreceğim ve ihtiyatlı olacağım.
Serseri, başıboş tüy… arayışında asla çok ihtiyatlı olmayız.
Ağzını kapalı tutmanın nesini anlamadın? Ne kadar ihtiyatlı.
onların usulü daha ihtiyatlı.
Michaelı bulmamız ve ihtiyatlı olmamız gerek.
Hep fazla ihtiyatlı oynuyorsun ve ters yöne delice gidiyorsun.
Bazı konularda ihtiyatlı olmalıyım aynen sizin
Saygıyla, ihtiyatlı, sorumlu, aklı başında bir şekilde, Tanrı korkusuyla girilmelidir.
Muhtemelen ihtiyatlı ve protestanca davranacak.
Çok ihtiyatlı birisiniz Bay Parker.
Tony ihtiyatlı bir adamdı, masadan kalkması gereken zamanı bilirdi.
Ama ihtiyatlı oldukları için hayatta kalabiliyorlar.
Sadece ihtiyatlı davranıyorum.