INANILMAZ BIR ŞEY in English translation

is incredible
inanılmaz
olsam süper
muhteşem
is unbelievable
inanılmaz
an incredible thing
something extraordinary
olağanüstü bir şey
sıra dışı bir şey
sıradışı bir şey
olağanüstü birşey
olağanüstü bir şeye
sıradışı birşeyler
inanılmaz bir şey
unbelievable thing
inanılmaz şey
the unthinkable
düşünülmeyeni
i̇mkânsız
düşünülemez
düşünülemez olanı
düşünülemeyeni
inanılmaz bir şey
düşünülemez bile
düşünülmez olanı
akla
the craziest thing
çılgın şey
delice şey
a fantastic thing
muhteşem bir şey
harika bir şey
inanılmaz bir şey

Examples of using Inanılmaz bir şey in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Şimdi size inanılmaz bir şey gösterecceğim.- Baba!
And now I will show you something amazing.- Dad!
Bu inanılmaz bir şey! Evet.
This is unbelievable! Yep.
Alex, inanılmaz bir şey bu.
Alex, that's incredible.
Anlat, sende ne var ne yok? Başıma inanılmaz bir şey geldi?
The craziest thing happened to me. What?
Ve güçsüz. Sonra inanılmaz bir şey oldu.
And powerless. Then something extraordinary happened.
Bu inanılmaz bir şey, millet!
This is incredible, folks!
Bu inanılmaz bir şey. -Evet.
That is unbelievable.- Yeah.
Canım annem bugün inanılmaz bir şey oldu. Bekleyin!
Wait fοr me!{\an3}Dear Mother, something amazing happened today!
Bu inanılmaz bir şey.- Ne?
That's incredible.- What?
Bu inanılmaz bir şey.
It's unbelievable.
Yeteneğin inanılmaz bir şey.
Your gift is incredible.
Bu inanılmaz bir şey. -Evet.
Yeah. Wow, that is unbelievable.
Bu inanılmaz bir şey. Ve buradaki tek insan ben miyim?
It's incredible. And I'm the only human here?
Bir zamanlar inanılmaz bir şey oldu eşofmanıyla şarap içerken.
While she was drinking wine in her sweatpants. Once upon a time, something amazing happened.
Bu çocuk inanılmaz bir şey.
This-This boy is incredible.
Bu inanılmaz bir şey adamım!
That's unbelievable, man!
Bu inanılmaz bir şey. Teşekkürler.
That is unbelievable. Thanks.
Bu inanılmaz bir şey. Niye ben sana benziyorum ki?
It's incredible. Why do I look like you?
bitirdiğimiz zaman inanılmaz bir şey oldu.
when we were done, something amazing happened.
Ama bu inanılmaz bir şey.
But that is incredible.
Results: 369, Time: 0.0441

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English