Examples of using Küçük bir arkadaş in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Küçük bir arkadaşın var mıydı, küçük bir yardakçın?
Colt! senin için küçük bir arkadaşım oradaki bagajda!
Vay canına, küçük bir arkadaşın var.
Vay canına, küçük bir arkadaşın var.
Ara sıra uğrayan küçük bir arkadaşım var.
Paslı, küçük bir arkadaşta böyle bir fırsat buldum.
Paslı, küçük bir arkadaşta böyle bir fırsat buldum.
Burda adı Stewart olan küçük bir arkadaşımız sizde.
Eninde sonunda, ama şu anda küçük bir arkadaşa ihtiyacım olabilir.
Eninde sonunda, ama şu anda küçük bir arkadaşa ihtiyacım olabilir.
O zeki küçük bir arkadaştır.
İşler gerçek olana dek… küçük bir arkadaşlığın yanlış bir tarafı yok.
İşler gerçek olana dek… küçük bir arkadaşlığın yanlış bir tarafı yok.
Küçük bir arkadaşı ziyaret edeceğim.
Dylanın yüzmek için küçük bir arkadaşı olacak.
İzlenmesi zor küçük bir arkadaşsın.
Sen iyi küçük bir arkadaşsın.
İhtiyacı olan tek şey küçük bir arkadaştı.
Yani bir kez küçükken bir arkadaşından çok kötü dayak yemiş.
Ne getirirse beni mutlu edecek, ama birlikte oynayabileceğim… küçük bir arkadaşım olsa daha çok sevineceğim.