Examples of using Kültürlü in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sonunda kültürlü yöneticilerimiz oldu.
O, kültürlü ve eğitimli biridir.
O, kültürlü ve eğitimli biridir.
O, kültürlü ve eğitimli biridir.
Müthiş bir bilgin ve kültürlü bir uzmansın.
Benim için bunları söyleyemezsin. Kültürlü biri.
Bunlar kültürlü İtalyanlar.
Kültürlü ve eğlenceli biridir.
Hepimiz kültürlü olamayız.
Siz kültürlü, şehirli, okumuş insanlarsınız.
Clara kültürlü değil, hepsi bu.
Kültürlü olması daha iyi.
Beni bir daha o kültürlü seksi kız olarak görebilecek miydi?
Lucie kültürlü biri.
Kültürlü ve medeniymiş gibi görünüyor.
Akıllı, kültürlü, komik, başarılı bir adam bu.
Kate kültürlü gözüktüğümü söyledi.
Kültürlü, göz kamaştırıcı ve beni aşan bir kız.
Kültürlü bir adam.
Ne güzeldi, ne de kültürlü ya da çekici. Hak etmemişti saygıyı.