KIRMIŞSIN in English translation

you broke
kırarsan
kırarsın
çiğnersen
kırdın
bozarsan
çiğnediğini
kıracaksın
bozdun
kırıyorsun
kır
you cracked
çatlatsan
çözmene
çözersen
kırdın mı

Examples of using Kırmışsın in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kalk. Çenesini kırmışsın Banks. Hemen.
Up. Now. You broke his jaw, Banks.
Kalk. Çenesini kırmışsın Banks. Hemen!
You broke his jaw, Banks. Now! Up!
Kalk. Çenesini kırmışsın Banks. Hemen.
You broke his jaw, Banks. Up. Now.
Kalk. Çenesini kırmışsın Banks. Hemen!
Up! You broke his jaw, Banks. Now!
En sevdiğim kar küresini kırmışsın.
You broke my favorite snow globe.
sen kolunu kırmışsın.
we will explain… that you broke your arm.
Dinle dostum, bacağını kırmışsın.
Listen, mate, you have broken your leg.
Böylece çekip gidemem, pipin bay kuklayı kırmışsın.
I can't just leave, you have broken your mister penis puppet.
Tüm parçayı kırmışsın.
You broke off the whole part.
ayak bileğini kırmışsın.
you broke your collarbone and, uh, broke your ankle?
İki kolunu da kırmışsın Ben.
You broke both your arms, Ben.
Sokak kavgasında diz kapağını kırmışsın.
Broke your kneecap in a fight.
Zamanında bir kaç kalp kırmışsın.
You have broken a few hearts in your day.
Sen de sağ yüzük ve orta parmağını kırmışsın.
You broke your right ring and middle fingers.
Benimki gibi küçük kalpleri kırmışsın.
Of breaking little hearts like the one in me♪.
Doğru değil, kırmışsın.
Güney Phillyde ki tüm kalpleri kırmışsın.
Just… breaking hearts all over South Philly.
Joey, koltuğumu kırmışsın!
Joey, you broke my chair!
Bir de kırmışsın üstelik.
Besides you have broken it.
Öyle mi? Sokaktaki tüm fare kafeslerini kırmışsın.
You broke every rat bin on the street.
Results: 118, Time: 0.0303

Top dictionary queries

Turkish - English