Examples of using Kıytırık in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Finalde… susup beni o kıytırık ikincilik ödülüne mahkum edene kadar takım arkadaşıydık.
30 yıldır departmandaydı ve birkaç tane kıytırık motorsiklet bile göndermediler.
Senin jokeyi gelecek hafta şu manyakların getirdiği kıytırık ata bindireceğime dair garanti veriyorum.
Sadece şu uzun kıytırık ilk kariyerim var.
Beni iyi dinle Earp, taktığın o kıytırık rozet.
Şeytan dürtecek ya… Bir gün kasabadaydım, yapacak bir işim yoktu… bir sigara fabrikasındaki çalışma koşullarını… araştıran kıytırık bir heyete katılmıştım.
Ama buradaki bu kıytırık materyal ve kötü bir içecekle bile sesin hızını ölçmeyi başardık. Kötü değil. Hiç fena değil.
Şeytan dürtecek ya… Bir gün kasabadaydım, yapacak bir işim yoktu… bir sigara fabrikasındaki çalışma koşullarını… araştıran kıytırık bir heyete katılmıştım.
O bizi burada kıytırık bir çamaşırcı dükkanında bıraktı,
Ama buradaki bu kıytırık materyal ve kötü bir içecekle bile sesin hızını ölçmeyi başardık. Kötü değil.
Çünkü bir yargıca bu tarz bir saldırıyı onaylatmak için elinizde, kıytırık isimsiz bir ihbardan daha fazlası olması lazım.
Çünkü bir yargıca bu tarz bir saldırıyı onaylatmak için elinizde, kıytırık… isimsiz bir ihbardan daha fazlası olması lazım.
Bu kıytırık Kasabada ünlü olacağım diye… Okinawada 20 senelik Karate eğitimimi bunun için almadım?
Kurtulmuş işte! Kıytırık bir asker kaçağı için… bunun gibi yakışıklı bir askeri, gerçek bir kahramanı… bıraktıysa o kız beş para etmez zaten!
Ayrıca hangi kıytırık ülkeden geldiğini bilmiyorum
anlamsız, kıytırık işi kabul edeceğim.
Dayımın eşcinselliği çok belli diye senin şu kıytırık pembe ağacını isteyecek sanma.
Görmüyor musun, yeteri kadar… çöp var aracımda zaten bir tane daha kıytırık devlet kağıdını nedeyim?
Şeytan dürtecek ya… Bir gün kasabadaydım, yapacak bir işim yoktu… bir sigara fabrikasındaki çalışma koşullarını… araştıran kıytırık bir heyete katılmıştım.
Ona bu kıytırık yüzüğü veremem.