Examples of using Kaçırmak in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Böyle büyük bir toplantıdan kaçırmak kolay bir iş değil.
Onu gözden kaçırmak istemiyorum. Ara beni.
Aynı şekilde Piperı kaçırmak ve… sana yalan söylemek programlandım.
Declanı kaçırmak Gerace ile ona başka ne kazandırır ki?
Eğer Simranı kaçırmak isteseydim, bunu çoktan yapardım.
Odamdaki yabancı adam beni kaçırmak istiyor!- Baba!
Bu kaçırmak istemediğim bir görev.- İyi durumda.
Uçak kaçırmak?
Bir Hıristiyanı kaçırmak, kanun kaçağı barındırmaktan da beter?
Tabloyu içeri kaçırmak.
Neyin önemli olduğunu gözden kaçırmak çok basit.
Çünkü eminim senin çocuğunu kaçırmak istememiştir.
Küçük kızları kaçırmak ve taciz etmek mi?
Lylayı kaçırmak, bu senin fikrindi, Oliver.
Çocukları kaçırmak, manipule ve kontrol etmek daha kolay.
Neden bu gece? Kaçırmak istemediğim bir parti var?
Bir hıristiyanı kaçırmak, kaçağa yataklık etmekten beter?
Gemiyi kaçırmak planın bir parçası.
Ben de bir gün kendimi açıklama fırsatını kaçırmak istemem.
Demek hayatının aşkı ve onu kaçırmak istiyorsun öyle mi?