KALP ATIŞINI in English translation

heartbeat
kalp atışı
nabız
kalbi
his heart rate
kalp atışları
kalp atış hızı
nabzı
heart beat
kalp atışlarını
atmasını sağlamak onun kalbinin
kalbinin tek yapman gereken hızlı atmasını
atmasını tek yapman gereken onun kalbinin
heart beating
kalp atışlarını
atmasını sağlamak onun kalbinin
kalbinin tek yapman gereken hızlı atmasını
atmasını tek yapman gereken onun kalbinin

Examples of using Kalp atışını in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kalp atışını duyuyor musunuz?
Do you hear the heart beating?
Kalp atışını izlemem gerek.
I need to monitor your heart rate.
Sonra muhtemelen kalp atışını kontrol etti.
Then she probably checked for the pulse.
Nefes alışını ve kalp atışını oldukça düşürecek.
It will slow his breathing and heart rate considerably.
Soğuk kalp atışını yavaşlatır.
The cold will slow your heartbeat.
Şehrin kalp atışını duydum.
I heard the heartbeat of the city.
Kalp atışını zar zor duyuyorum.
I can barely hear his heart.
Kalp atışını, koştuğun uzaklığı ve yerini kaydediyor.
It records your heart rate, mileage, location.
Music Kalp atışını hisset biz hain üçlü Music.
Music Feel the heartbeat we're the treacherous three Music.
Kalp atışını hissedebiliyorum.
Can hear your heart pounding.
Kalp atışını öyle yavaşlatıyor ki durduğunu sanıyorsun.
It reduces the heart rate so low it appears you flatlined.
Yeni anestezik kalp atışını yavaşlatır.
This new anaesthetic slows the heart rate.
Kalp atışını, kan dolaşımını ve tüm öteki fiziksel süreçleri yavaşlatacak.
It will slow down his heartbeat, circulation and all other physical processes.
Kalp atışını kaybettim.
I have lost the heartbeat.
Kalp atışını artırır, oksijen seviyesini düşürür
Raise her heart rate, drop her oxygen levels,
Kalp atışını göremiyorum.
I can see his heartbeat.
Kalp atışını duyuyor musunuz?
Hear his heartbeat?
Kalp atışını bile hissedemiyor!
She couldn't feel her heartbeat!
Kalp atışını yavaşlatacak.
It will slow your heart rate.
Kalp atışını duyabilir?
He can hear your heart?
Results: 238, Time: 0.0294

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English