Examples of using Kanepeler in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Her yerde içki şişeleri, bahçede kanepeler.
Toplantı odası… Mavi kanepeler ve masa.
Ve televizyon. Toplantı odası… Mor kanepeler ve masa.
Bu oda. Bu masa, kanepeler, mutfak.
Bu oda. Bu masa, kanepeler, mutfak.
Ben de. Kanepeler çok rahatsız.
Ben de. Kanepeler çok rahatsız.
Maymun, diyecektim. Ancak kanepeler hakkında iyi bir noktaya değindin.
Gümüş setler, kanepeler, yorganı çağrıştıran şeyler.
Kanepeler harika olmuş.
Hayır, sadece kanepeler ve peynirli turtaları.
Hayır, sadece kanepeler ve peynirli turtaları.
O tarafta, kanepeler ve perdeler olan küçük odacıklarda insanlar rahat edebilecekler.
Evliliğimde, kanepeler ve birilerine bakmaktan çok daha fazlası mevcut.
Uyumak, kanepeler ve yataklarda olacak.
Uyumak, kanepeler ve yataklarda olacak.
Burada yenilebilecek tek şey son derece pahalı kanepeler.
Güzel bir açık büfe olsun, Kanepeler, salata.
Kendimize konforlu kanepeler yapabiliriz.