Examples of using Kapta in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Öldürücüdür ama kapta.
Nerede olduğumu ve ne yaptığımı, sadece Kapta biliyordu.
Bu garip, Kapta.
Boyalarımın çoğu cam kapta gelir.
Boyalarımın çoğu cam kapta gelir.
Kapta biraz su var.
Çok şaşaalı duruyor ama kapta tavuk ve şaraptan ibaret.
Şimdi, biz yumruk kapta bir bok var. Kravat boşver.
Şimdi, biz yumruk kapta bir bok var. Kravat boşver.
Şimdi, biz yumruk kapta bir bok var.
Kalkanı yere bırak kapta!
Odamda masanın üstündeki kapta para var.
Fakat bir sebepten ötürü, kapta bulunan zarları görebiliyorum.
Külahta mı istersin, kapta mı?
Bu birisinin arsenikle suyu bir kapta karıştırdığının göstergesi birinin sizi öldürmeye çalışmasının değil.
her yerime gravy sosu döktüm. Çünkü kapta satmıyorlar, sadece gravy veriyorlar.
Bilmiyorum ama hemen sonrasında Kaptan Winters geldi
Ruhunuzun girebileceği iki kapı olduğuna dair bir efsane vardır.
Hatırladığım kadarıyla gün içinde kapımız sıkısıkıya ilk kez kapanmıştı.
Kapımız Ted Talbota hep açıktır.