KARAR IÇIN in English translation

decision
hüküm
kararı
karar
bir karardı
bir karar
kararla
to decide
karar vermek
karar
karar verecek
kararı
karar vermek için
belirlemek
the verdict
kararı
karar
hüküm
jüri

Examples of using Karar için in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Ve bir hafta geçmesi aslında karar için az zaman demektir.
And, er… since a week has gone by, you actually have less time to decide.
seçilme ihtimalinin azlığına rağmen, lehimize çıkan karar için ülkedeki en yüksek mahkemeye Buna rağmen temyiz başvurusunda bulundu.
he has appealed our most recent favourable decision to the highest court in the land. and despite the unlikelihood of President Van Buren's re-election.
Daha sonra, o karar için bir form bant ile Yū, adında'' Düşmüş Ay''
Later on, she decides to form a band with Yuu, which is named"Fallen Moon" after her surname,
Ancak yürürlükteki yasalar gereği böyle bir karar için en az üç bağımsız uzman tarafından değerlendirme yapılması gerekiyor, ki Sofianski böyle bir değerlendirme talimatı vermemiş.
However, the applicable laws require that an evaluation be made by at least three independent experts. Sofianski did not order such an evaluation.
Alexisin ufak bir'' mantık-kalp'' sorunu var. Karar için orada olmak istiyorum.
Alexis has a little head-heart problem of her own, and I want to be there for the decision.
aldığım zorunlu karar için bağışlarsınız.
and forgive me for what I have decided I must do.
bir adamin hayatina dair karar için toplandi.
The council wasn't made for this.
Yargıç, suçlamaların yarısından fazlasını reddetti ancak geri kalan suçlamaların karar için jüriye sunulmasına izin verdi.
The judge dismissed more than half the charges, but allowed the remaining charges to be presented to the jury for decision.
Şey, başka bir savunma sistemini'' bankalar vardır mutlaka nereye karar için en iyi insanlar olduğunu yaratıyorlar para yatırım yapmak.'' Bilirsin, onlar anlamak risk… üzgünüm, er.
Well, another defence of the current system is"Banks are surely the best people to decide where to invest the money that they're creating." You know, they understand risk… sorry, er.
Sadece beni, kararım için pişman edecek bir şey yapma.
Just don't give me any cause to regret my decision.
Ama aldığım kararlar için… özür dilemeyeceğim.
But I will not… apologize for the decisions I made.
Kar için hâlâ biraz erken.
It's still a little early for snow.
Sadece kar için çalışır.
Who work only for profit.
Başka dillerde kar için çok farklı sözcükler vardır.
There are so many different words for snow in my other language.
Bunları karınız için getirdim.
I brought these here for your wife.
Neyse ki, bu yıI kar için sadece kürekleri kullanıyor olacağız.
Thankfully, we will only be using our shovels for snow this year.
Kar için!
For snow!
Eskimo dilinde kar için tam onbir kelime var.
The Eskimos have exactly eleven words for snow.
Eskimoların kar için doksan farklı kelimesi var.
Eskimos have ninety different words for snow.
Kar için olamaz, devlet malı.
Not for profit, it's government property.
Results: 41, Time: 0.0414

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English