Examples of using Kasaya in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Kasaya iki kürek lütfen.
Beni kasaya götür. Ne oldu?
O kasaya bomba koyulmuş olmalı.
Hayır, kasaya.
Kasaya gel.
Ethan, bir saniye kasaya göz kulak olur musun?
Kasaya iki kürek alalım lütfen.
Pekâlâ, herkes kasaya girsin!
İçlerinden biri, Bin Halidin mekânından çalınan kasaya baktıklarını söyledi.
Tamam ama bu bir cevap değil. Kasaya ödemenizi yapın.
Diğer kanıtlarla, sadece durumda. Nathan bir kasaya koydu.
Ve kasaya gittik ama kimsede yeterli para yoktu.
Bay Wilson, kasaya bakar mısınız?
Kasaya iki kürek.
Hayır, kasaya yaklaşıyoruz.
Tamam, Ed kasaya doğru ilerliyor.
Nathan bir kasaya koydu.
Kasaya Carol bakabilir,- Tamam.
Maalesef imzalar eşleşmediği takdirde kasaya erişmenize izin veremem.
Sheryl OConner, lütfen kasaya gelin.