KATLIAMIN in English translation

massacre
katliam
katletti
bloodshed
katliam
kan
dökülen kanı
dökülen kanlar
carnage
katliam
kıyımın
kan
slaughter
katliam
katlediyor
kesim
kıyımdan
öldür
kes
boğazlayacağım
öldürüyorlar
bloodbath
katliam
kan banyosu
kan gölünün
holocaust
soykırım
holokost
katliam
faciayı
overkill
katliam
aşırılık
aşırıölümcül
abartı
fazla
fazladan öldürme
aşırıya kaçmış

Examples of using Katliamın in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Köydeki katliamın ve ardından ordudan firar edişinin hikayesini anlatıyor.
In it he tells the story of the massacre in the village and his subsequent desertion from the army.
Tutuklu Kampında katliamın olduğu gece az daha seni de infaz ediyorlardı.
The night of the mass killings at camp reverie, you were about to be executed.
Sence toplu katliamın kayıtları var mıdır?
You think there are tapes of the massacres?
O katliamın arasında kadın ne yapar, biliyor musun?
And amidst the carnage, do you know what she did?
Geldi Çorumu karıştırdı hatta katliamın arkasında o var demiş.
He says you came here to stir things up. Even claimed"He is behind the massacre.
Katliamın ortasında öpüşüyorlar!
Making out in the middle of carnage!
Bize emir verdiği katliamın delillerini getir, asılsın.
Give us proof of the massacre he ordered, and he will hang.
Katliamın şüpheliyi iten bir ceza öğesi var.
Gunshots There's a distinct punishment component to the annihilation that's driving this unsub.
Katliamın olduğu gece Max Ragerın kapısında görevliydim.
The night of the massacre. And I was working the door at the Max Rager party.
Burada katliamın yaşandığı hakkında yalan söylemediği kesin.
She wasn't lying about the slaughter happening here.
Katliamın zıttı nedir?
What's the opposite of a massacre?
Ferdinandın yaptığı katliamın bir hata Fransa-Rusya anlaşmasının da şeytanca olduğunu mu?
That the assassination of Ferdinand was an error and France's pact with Russia is satanic?
Katliamın ortasında buldular. Küçük kızı geçtikleri yollarında üzerinde.
They find her middle of a massacre on the way.
Seni katliamın kralı yapar.
And you got the king of mayhem.
General Custerın cesedi, katliamın gerçekleştiği yerin tam ortasındaydı.
General Custer's body lay in the middle of the carnage.
Katliamın yıl dönümünde.
On the anniversary of the massacre.
Katliamın ortasında Mardukun oğlu Nebu ağır yaralar aldı. Mardukun Babilini.
Marduk's Babylonia. Amidst the carnage, Marduk's son Nabu fell to the scourge.
Katliamın ortasında Mardukun oğlu Nebu ağır yaralar aldı. Mardukun Babilini.
Amidst the carnage, Marduk's son Nabu fell to the scourge. Marduk's Babylonia.
Katliamın ve o kampların arasında yaşadın.
You lived through the massacre and those camps.
Bu akşamki katliamın bir bakıma eşsiz ve saf olmasını istedim.
In a way, I wanted tonight's assassination to be unique. Pure.
Results: 220, Time: 0.0431

Top dictionary queries

Turkish - English