KAYITLARIMIZ in English translation

records
rekor
plak
albüm
kayıtları
kaydı
sabıkası
kaydet
sicili
kayda
kayıtlar
footage
görüntü
video
kayıtları
kaydı
çekimleri
kameralarını
filmi
record
rekor
plak
albüm
kayıtları
kaydı
sabıkası
kaydet
sicili
kayda
kayıtlar

Examples of using Kayıtlarımız in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Nakit para kayıtlarımız gibi.
Like our cash registers.
Ses kayıtlarımız.
Voice recordings.
Yüz tanıma sistemimiz, diş kayıtlarımız, DNA veritabanımız ve daha bir sürü yöntemimiz var.
We have facial recognition, dental records, DNA and a whole host of other methods.
Finansal kayıtlarımız diyor ki-- Bay Litt bunu görmezden gelecektik
Our financial records say-- Mr. Litt, we were willing
Güvenlik kayıtlarımız 5. Kol mesajlarını gönderip R-6ların olduğu depoyu yok etmeden önce silinmiş.
Our surveillance footage was erased Before the fifth column sent their message And destroyed our warehouse full of r-6.
Tüm 10 yıllık kayıtlarımız bodrumda tutuluyor…
And you're talking about something 30 years ago, so… All records 10 years
Eski tip okyanus gezisi ve güvenlik kayıtlarımız. Burada,
The old-world elegance of ocean travel and our impeccable safety record. Janice:
Birisine iş gördürmek için… ilân verdiğinizde kayıtlarımız için isim gerek.
When you're placing an ad for someone to do a job for you… we need your name for the record.
850 yıl geçtikten sonra, bu karışımın yıkım getiren etkilerini gösteren kayıtlarımız var.
it was not until around 850 common era, and we have records to show the disastrous impact of this mixing.
bunu Narkotike kanıtlayacak kayıtlarımız var.
we have got the tapes to prove it to the DEA.
Atanırsan, sen kayıtlarını özel bir vatandaş gibi tutmalısın.
If you resign, you can keep your tapes as a private citizen.
Telsiz donanımını ve gemi kayıtlarını yok eden Rawlings değildi.
It wasn't Rawlings who destroyed the radio equipment… and the ship's tapes.
Kamera kayıtlarını ve tüm kayıtlı otel davetlilerinin listesini görmek istiyorum.
I wanna see surveillance tapes and a list of all registered hotel guests.
Sen de kocamın kayıtlarını yollayan kişi olmalısın.
And you must be the one that sent the tapes of my husband.
Merc, dizi kayıtlarını izlese olmaz mı?
Can't Merc just watch some tapes of the show?
Neden? Juanın kaydını bulmaya söz vermiştim ama bulamadım.
I promised you Juan's tape, but I can't find it.
Aile kayıtlarımı tekrar kontrol ettim ama hiç bebekten bahsedilmiyor.
I checked my family records again, and there is no mention of a baby.
Soygunun kaydını gösterirsem, Danny Blue hapse girer.
If I show that tape to Robbery, Danny Blue goes to prison.
Halka açık kayıtlardan Sandra Whiteı araştırdım
I have been searching public records on Sandra White,
Yoshida tüm giriş kayıtlarını taradı… ve onları yedeklerle karşılaştırdı.
Yoshida scanned all log entries and compared them with the backup.
Results: 65, Time: 0.0257

Kayıtlarımız in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English