KAZANMAK IÇIN HER ŞEYI in English translation

do anything to win
kazanmak için her şeyi
everything i can to win
kazanmak için her şeyi

Examples of using Kazanmak için her şeyi in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kazanmak için her şeyi yaparmışsın.
And that you will do anything to win.
Ve onları geri kazanmak için her şeyi yaparsın.
And then you will do anything to win them back.
Kazanmak için her şeyi yapar, sana saldırmak da dâhil.
He will do anything to win, and that includes attacking you.
Bir iddiayı kazanmak için her şeyi yapar.
He does anything to win.
Buna inanmak istiyorduk ve kazanmak için her şeyi yapıyorduk.
And we tried everything to win it.
Bu maçı kazanmak için her şeyi deneyeceğiz.
We will try everything to win this game.
Bu yüzden kazanmak için her şeyi yapar veya söyler.
Paul only believes in winning, so he will do or say anything to win.
Lütfen, Draper, kazanmak için her şeyi yaparsın.
You will do anything to win an argument. Oh, please, Draper.
Lütfen, Draper, kazanmak için her şeyi yaparsın.
You will do anything to win an argument.- Please, Draper.
Sen bir tartışmayı kazanmak için her şeyi yaparsın.
You will do anything to win an argument.
Kazanmak için her şeyi yapar.
She will do anything to win.
Kazanmak için her şeyi yapabilecek bir adama inanmalı mıyım yani?
And I should believe a man that would do anything to win?
Çok masummuş gibi davranıyorsun ama gerçekte kazanmak için her şeyi yaparsın.
You pretend to be so innocent, but in reality you will do anything to win.
Paul sadece galip gelmeye inanıyor, o yüzden kazanmak için her şeyi yapar.
Paul only believes in winning, so he will do or say anything to win.
ortada milyonlarca dolar varken kazanmak için her şeyi yapan insanlar olur.
millions of dollars in stake there're people who do anything to win people who take risks
Neyse, bu maçı kazanmak için her şeyi yapacağım… Mystery için, Muhterem Bailey için, senin için..
Anyway, I'm gonna do everything I can to win this game… for Mystery, for dead Bailey, for you.
Finalde ben olmazsam Ty olacak, o da kazanmak için her şeyi yapar.
If it's not me in the finals, then it's Ty and he will do anything to win.
Bu ödül için aday olduğun zaman bunun son şansın olduğunu biliyordun. Ve kazanmak için her şeyi yapardın.
When you were nominated for this award, you knew it was your last chance, and you would do anything to win.
Erdemli ayaklarına yatıyor ama gerçekte o kazanmak için her şeyi yapabilecek korkak bir yılan.
He acts righteous, but he's a cowardly snake willing to do anything to win.
Patolojik pisliğin teki. para kazanmak için her şeyi yapacak… Sefil darkweb trolü, zampara.
That will do anything to make a buck! He's a lowlife, darkweb trolling, womanizing, manizing pathological scumbag.
Results: 54, Time: 0.0268

Kazanmak için her şeyi in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English