Examples of using Kontrol edecek in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Lort Kim Hak-jin ve Jeon Bong-jun Jeonjudaki tüm ülkeleri kontrol edecek.
O şirketleri kontrol edecek.
James, iki hesabın da limitini kontrol edecek.- Tamam.
Üç saat içinde bir adam tüm medeni dünyayı kontrol edecek.
İkinci safhada ise hükümet, ruhsatlandırmadan sorumlu müdürlerin mal varlıklarını kontrol edecek.
Dolu mu? Kontrol edecek misin?
İçmeden önce kahveni kontrol edecek birine ihtiyacın var.
Annem kontrol edecek.
Bagajı kontrol edecek.
Kızı kim kontrol edecek?
Kızı kim kontrol edecek?
Onu kim kontrol edecek?
Yani önce hayati organlarımızı kontrol edecek sonra yemek hazırlayıp gösteri mi yapacak?
Onu kim kontrol edecek peki?
Evet, kontrol edecek şeylerim vardı.
Meredith kontrol edecek.
Daha ne kadar kontrol edecek beni?
Arkadaşım aracınızı kontrol edecek. Ehliyet lütfen.
Arkadaşım aracınızı kontrol edecek. Ehliyet lütfen.
Ne için kontrol edecek?