KONTROL in English translation

control
kontrol
denetim
kumanda
hakim
check
kontrol
hesap
şah
bak
çeki
bakın
çek
bakayım
araştırın
araştır
inspection
teftiş
kontrol
muayene
denetim
denetleme
inceleme
incelemesi
yoklama
checking
kontrol
hesap
şah
bak
çeki
bakın
çek
bakayım
araştırın
araştır
controlled
kontrol
denetim
kumanda
hakim
controlling
kontrol
denetim
kumanda
hakim
checked
kontrol
hesap
şah
bak
çeki
bakın
çek
bakayım
araştırın
araştır
controls
kontrol
denetim
kumanda
hakim
checks
kontrol
hesap
şah
bak
çeki
bakın
çek
bakayım
araştırın
araştır

Examples of using Kontrol in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Eğer Kontrol olsaydın, sen çoktan ölmüş olurdun!
If you were CONTROL, you would be dead!
Ana kontrol odası, maksimum güvenlikli hücre kapısını aktif hale getirin.
Activate the maximum- security cell door. MASTER CONTROL ROOM.
Kendinizi kontrol edemeyecekseniz, güvenliği çağıracağım.
I'M CALLING SECURITY IF YOU CAN'T CONTROL YOURSELF.
Onları kontrol edemedik.
WE COULDN'T CONTROL THEM.
Mutlak güç ve kontrol sahibi olarak tatmin oluyor.
HE GETS OFF ON HAVING ABSOLUTE POWER AND CONTROL.
Peki basit bir ana program hepsini nasıl kontrol edebiliyor?
BUT HOW COULD A SHORT MASTER PROGRAM CONTROL ALL OF THEM?
O zaten kontrol dışında.
IT'S ALREADY OUT OF CONTROL.
Irkutsk, general janinin kontrol karargahi.
IRKUTSK, GENERAL JANIN'S CONTROL HEADQUARTERS.
Olanları hatırladığında, onu kontrol edeceksin.
WHEN YOU REMEMBER EVERYTHING THAT HAPPENED, YOU WILL CONTROL IT.
Teknoloji, özgürlük, kontrol.
TECHNOLOGY, FREEDOM,""CONTROL.
Amacı güç ve kontrol olabilir.
IT COULD SIMPLY BE ABOUT POWER AND CONTROL.
Hayatının her alanında mutlak kontrol istiyor.
HE WANTS TOTAL CONTROL OVER EVERY ASPECT OF HIS LIFE.
Bu kontrol durumu. Bu ezberledikleri şey.
This is the control condition. This is what they memorized.
Kontrol çiplerinde bir uyumsuzluk problemi var.
There's a compatibility problem with the controller chip.
Sonra nakliyatı kontrol edeceğiz. Sen de malımız orada olsun diye dua edeceksin.
Then we check the cargo, and you pray that my drugs are still there.
Tom, kravatını kontrol edebilir miyim tekrardan?
Tom, could I, could I check your tie again?
Lev, kablolamayı kontrol edebilir miyiz?
Lev, can we check the wiring?
Hepsini kontrol edebilir miyiz?
Can we check them all?
Kontrol testi yaptığım için bana kızmış gibi hali vardı.
It was like he was pissed at me for running a check.
İlk adım kontrol. Sonra S.H.I.E.L.D. sana yeni bir kimlik.
The first step is control, but then S.H.I.E.L.D. will set you up with a new identity.
Results: 20117, Time: 0.029

Top dictionary queries

Turkish - English